15 Haziran 2015 Pazartesi

Çocuklarda Uyku Düzeni

 Uyku saati gelmeden önce çocuğunuzu sakinleştirip hareketlerini yavaşlatın. Hareketli oyunlardan, şiddet ve korku filmi izlenmesinden kaçının.

 Oyun oynayan çocuğu oyunundan kaldırıp yatağa götürmeyin. Bu, uykuya geçişi zorlaştırır. Yatma zamanından 10-15 dakika öncesinden başlayarak uyku saatinin gelmekte olduğunu haber verin.

 Uykuya geçişi etkileyen önemli etkenlerden biri çocuğun duygusal durumudur. Yatmadan önce bağırmayın, tartışmayın ve eleştirmeyin. Üzgün ve endişeli insan uyumakta zorlanır.

 “Korkuyorum” diyen çocuğunuzun korkularını dinleyin, bunları kabul edin, anlayış gösterin, onu sakinleştirin ancak korkularından etkilenip yanınıza gelmesine izin vermeyin ve yanında yatmayın.

 Uyku düzeni her akşam yatmadan önce yapılacak bir dizi hareketlerdir. Diş fırçalamak, pijamayı giymek, “iyi geceler” demek, yatakta kitap okumak ve uyumak. Bu davranışların her akşam rutin şekilde yapılması uykuya hazırlanmayı kolaylaştırır. Bu aşamaların çok uzaması ise uykuya geçişi zorlaştırır.

 Yanında yatarak, saçını okşayarak ya da size dokunarak uyumasına izin vermeyin. Ten temasıyla uyumak çocuğun anneden bağımsız bir birey olmasını güçleştirir. Bunun yerine sevdiği bir oyuncağı verebilirsiniz.

 Çocuğunuz yanında kalmanızı isterse 10 dakika ayanında kalabileceğinizi ve sonrasında içeriye gideceğinizi söyleyin. Bu süre içerisinde yatağının yanında bir sandalyeye ya da yere oturarak ona kitap okuyabilir ya da sohbet edebilirsiniz. Sürenin sonunda içeriye gidin ve belirttiğiniz süreyi geçirmemeye çalışın. Biraz daha kalmanız için ısrar etmesine izin vermeyin.

 Gece uykusundan kalkıp yanınıza gelirse onu tekrar yatağına götürün. Bazen bu durum gecede birkaç defa tekrarlanabilir.  Her seferinde yılmadan aynı şekilde davranın.

14 Mayıs 2015 Perşembe

Çocuklarda Kabızlık

Çocuklardaki kabızlık, fiziksel sonuçları da olması itibarı ile aileleri haklı olarak çok endişelendiren bir problemdir. Tuvalete alıştırma sırasındaki tutumlar kadar, çocukların beslenme alışkanlıkları da bu problemin oluşumunda etkilidir. Kabızlığın kalıcı olması ise daha çok psikolojik bir sıkıntının ifadesi olarak değerlendirilir. Yani çocuğun kaygıları, korkuları ve benzer olumsuz duyguları bu problemin oluşmasında etkilidir. Çocuk psikolojisinde çözümü en zor problemlerden biridir çocuklarda kaka tutma problemi. Bu nedenle de çok dikkatli davranmayı gerektirir. Mutlaka anne baba ile görüşülmesi, çocuğun ayrıntılı olarak değerlendirilmesi, psikolojik özelliklerinin, gelişim özelliklerinin ne olduğunun bilinmesi ve buna uygun bir tedavi planı çıkarılması önemlidir. Tüm bu ayrıntılar dikkatle ele alınırsa problem ileriki yaşlara kalmadan çözülebilmektedir. Bu nedenle geç kalmadan uzman bir pedagogdan veya çocuk psikoloğundan  profesyonel bir yardım alınması gerekmektedir.

10 Yaşındaki Oğlum Sürekli Altına Kaçırıyor...

10 yaşındaki oğlumuz bilerek ya da bilmeyerek sürekli altına kaçırıyor. Ne yaptıysak olmadı ceza ve ödül bile denedik, konuştuk, onu anlamaya çalıştık ama nafile, ne yapabiliriz? 


3-4 yaşını geçtiği halde tuvalet eğitimini tamamlayamamış çocuklar için mutlaka bir profesyonel yardım alınması gerekir. Önce çocuğun herhangi tıbbi bir sorununun olup olmadığı araştırılmalıdır. Bunun için de önce çocuk doktorunuza danışmalı, ardından da ihtiyaç olursa ilgili tıbbi birimlere başvurmalısınız. Eğer hiçbir tıbbi sorun bulunamazsa sorunun psikolojik kaynaklı olduğu düşünülür. Bu durumda da anne babanın da işin içinde olduğu davranış tedavileri çok işe yaramaktadır. Çocuğun bu davranışa neden yöneldiği, temelinde hangi sorunların var olduğu, anne banın tavırları ile bu durumu nasıl etkilediği  bu süreçte değerlendirilir ve anne babaya nasıl davranmaları gerektiği konusunda yol gösterilirken çocuk da bu sorunu çözme konusunda yüreklendirilir. Düzenli bir çalışma yürütüldüğünde kolaylıkla bu sorun çözülmektedir. İhmal edilmemeli ve hızlıca bir pedagog veya çocuk psikoloğundan yardım alınmalıdır

Alt Islatma Sorunu Yaşayan Çocuğa Nasıl Davranılmalı?

Altını ıslatma davranışının tıbbi bir nedenden olup olmadığını belirlemek gerekir. Ailenin çocuğu ile kurduğu iletişimde tutarlı ve kararlı olması önemlidir. Ailenin tuvalet eğitimi için çocuğun idrar kontrolü konusunda belli bir olgunluğa ulaşmasını beklemesi gerekir. Anne baba tuvalet eğitimi verirken çocuğa korku ve endişe vermemeye özen göstermelidir. Anne baba hiçbir zaman çocuğunun altına yapması konusunda çocuğun yanında bu rahatsızlığını dile getirmemelidir. Çocukta tek başına görülen yatak ıslatma dengeli, mutlu ve uyumlu çocuklarda kaygı uyandırıcı olmayabilir. Çocuğun uykusunun derin olması nedeniyle oluşan altını ıslatma sorununun çözümüne yönelik olarak çocuğu sık sık tuvalete kaldırmak ve gece yatarken çok sulu besinleri vermemek uygun olur. Altını ıslatma problemi ciddi boyutlara ulaştığında bir uzmandan yardım alınmalıdır.

Çocuklarda Alt Islatma Sorunu

Tuvalet eğitimi almış olan bir çocuğun alt ıslatma sorunu yaşamasının temelde iki nedeni olduğu düşünülür; çocuk ya duygusal ya da fiziksel bir sorun yaşamaktadır.

Öncelikle organik bir sorun olup olmadığı belirlenmelidir. Ateşli hastalıklar, idrar yolu enfeksiyonları, şeker hastalığı, nörolojik hastalıklar alt ıslatma davranışının görülmesine yol açar. Fiziksel bir problemden kaynaklanan alt ıslatma davranışı kısa süreli ve geçicidir. Hastalığın tedavi edilmesi ile ortadan kalkar. Özellikle erkek çocuklarda görülen alt ıslatmanın en önemli nedeni kalıtsal olmasıdır. Eğer ebeveynlerden birinin geçmişinde bu sorun varsa çocukta görülme olasılığı %25, her iki ebeveynde de varsa %65 artmaktadır. Genetik nedenlerden kaynaklanan alt ıslatmanın ergenlik döneminde ortadan kalktığı görülmektedir.

Çocuğun uykusunun çok derin olması ve tuvaletinin geldiğini fark etmemesi de alt ıslatma nedenlerinden birisidir. Ancak çocuğun gelişimi normalse, tuvalet eğitimi uygun yaşta verildiyse, tuvalet eğitimini tamamladığı halde aralıklı da olsa gece ve/veya gündüz alt ıslatma davranışı varsa o zaman bunun psikolojik kaynaklı olduğu düşünülür. Yeni bir yere taşınmak, boşanma, aile bireylerinden birinin ölümü, yeni bir kardeşin gelmesi ya da tuvalet eğitimi sırasında çocuğun zorlanması, cezalandırılması gibi nedenler duygusal kaynaklı alt ıslatma sorununu gündeme getirebilir.